4.5G ile ne konuşucz?

Son haftalarda tüm Türkiye’yi tatlı bir heyecan sardı. 4.5G nihayet hayata geçiyordu!

Aylar boyunca 4.5G’nin nimetleri saymakla bitmedi. Özellikle yüksek internet hızı herkesin ihtiyacını duyduğu bir konuydu.

Ancak 4.5G’nin getirdiği bir özellik kafa karıştırıcıydı: 4.5G yüksek konuşma kalitesi getirecekti. Bu özellik soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Acaba konuşma kalitemizi yükseltmemiz zorunlu muydu? Bunun için neler yapmalıydık? Bu işin de bir kursu, dersi, sınavı, belgesi başımıza musallat olabilir miydi?

İnsanlar endişelenmeye başlamıştı.

***

Bugüne kadar telefonla yaptığımız konuşmalar ağırlıklı olarak gündelik konular, dedikodular, nerede buluşulacağı, işler güçler ve akşam eve erken gel’lerden oluşuyordu.

Politika alanında “asıcan bunların hepsini”, felsefe alanında “her şey boş abi ya, ânı yaşıycan”, uluslararası ilişkiler alanında “hepsi bize düşman”, ekonomi alanında “adamlar yapmış abi”, psikoloji alanında “manyak mı lan bu herif” in ötesine geçmiyorduk.

Bu konuşmalar üç bin liralık telefonlar tarafından elektromanyetik dalgalar haline getiriliyor, bu dalgalar onbinlerce dolarlık baz istasyonlarından milyonlarca dolarlık santrallere iletiliyor, santraller diğer kişinin en yakın olduğu baz istasyonundan diğer kişiye iletiliyordu.

***

Konuşma kalitesinin  yükselmesi için ise iyi bir eğitim, iyi hocalar, ilgi alanları olan insanların çoğalması, iyi yazarlar yetişmesi, kitap, dergi, gazete okunması, geziler yapmak, yabancı diller bilmek, düşünmek, merak etmek, araştırmak gerekiyordu.

Kısacası uzun, zahmetli ve imkansız zannedilen bir yoldu.

***

Sonunda yetkililerden açıklama geldi. Halkımıza endişeye gerek olmadığı, 4.5G ile konuşmaların içeriklerinin kalitesinin  değil sadece ses iletiminin kalitesinin yükseleceği konusunda teminat verildi.

Zahmetli hayatlarında yeni bir zahmete hali kalmamış insanımız, rahat bir soluk almıştı.