Merve de kim?

Merve, Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük dolandırıcılık şebekesinin adıdır. Merve, tam anlamıyla bir silahsız terör örgütü, yasadışı bir yapılanmadır. Gücünü, 81 ile dağılmış milyonlarca üyesi olmasına rağmen, gizlilik yemini etmiş bu üyelerin örgütü hiçbir şekilde deşifre etmemesinden alır.

***

Türkiye sınırları içerisinde, kızının neden akşam geç kaldığını merak eden yüzbinlerce anne kızının Merve’yle birlikte olduğunu duyarak rahatlar.

Kızının, yılbaşını arkadaşında kutlayacak olmasından şüphelenen yüzbinlerce baba, bu arkadaşın adının Merve olduğunu duyunca derin bir oh çeker.

Kız torunlarının dışarı çıkmasına izin vermeyecek olan onbinlerce anneanne, torununun Merve’lere gidecek olması üzerine onlara bir seferlik göz yumar.

Üniversite okuyan kızlarının okul bitince hemen memlekete dönmesini bekleyen onbinlerce ana-baba, kızlarının sadece bir haftalığına, Merve adındaki bir arkadaşlarının Bodrum’daki yazlıklarında tatil yapmak istediğini duyunca ikna olup izin verirler.

***

Ana babaların  iş-ev arasında gidip gelen, eve gelince de TV karşısından ayrılmayan, diğer ana babalardan habersiz asosyal yapıları, bu mafyatik çetenin sonuna kadar kullandığı bir zayıflıktır.

Kızlarının özel hayatı konusunda son derece meraklı, kılı kırk yaran ve paranoyaya varacak kadar şüpheci ana babaların tek bir kelimeyle bu kadar kolayca kandırılabilmesi, gençler arasında artık bir alay konusu olmuştur.

Halbuki biraz sosyallik, biraz girişkenlikle, bir kaç küçük Merve hücresinin çökertilmesi mümkündür. Bu belki bir gün gerçekleşecektir.

Muhtemelen bu uyanış bir Cumartesi akşamı, dizisi yayından kaldırılmış bir baba, kızının 46. kez arkadaşı Merve’ye ders çalışmaya gittiğini fark ettiğinde başlayacaktır. Biraz soruşturmayla o gece 10-15 civarı kızın da aynı Merve’ye ders çalışmaya gittiğini öğrenerek aklı karışacak baba, kendisini pijamalarıyla sokağa atacaktır.

Yolda gördüğü yüzlerce kişiye kendi kızlarının nerede olduğunu soran baba, onların da kendinden emin bir şekilde “bizim kız Merve diye bir arkadaşına gitti” demesiyle şizofrenik bir paranoyanın içinde olduğunu zannedecek ve en yakın ruh ve sinir hastalıkları hastanesine kendi ayaklarıyla teslim olacaktır.

Akıl hastanesinde duvara bakarak geçirdiği günlerden birinde, yan hücreye kapatılan bir delinin “Merve’yi gördüm, sakallı bıyıklı, motorlu dövmeli, at hırsızı gibi bir şeydi” demesiyle birden şimşekler çakacak ve baba aydınlanacaktır.

***

Evde yapılan 6 saatlik sorgusunda evin kızı, o gece gittiği evde Merve dahil 6 kız olduğunu, tam makarna yaparken yanlarına bir de Aybike’nin kuzeni Berk’in beş dakikalığına ders kitabı getirmek için uğradığını açık yüreklilikle itiraf edecektir. Bu açıklamayla ana baba kısmen rahatlasa da bir daha asla Merve’ye falan gidilmesine izin vermeyeceklerini net bir şekilde ortaya koyacaklardır.

Bu önlemler adım adım diğer aileler tarafından da benimsenecek ve muhtemelen binlerce aile kızlarını bir daha Merve adı ağza alınırsa evdeki interneti iptal ettirmekle tehdit edecektir.

Lakin, Çin Seddi’nin bile durduramadığı bir neslin torunlarının asla pes etmeyeceklerini ve kendi önlemlerini alacaklarını tahmin etmek de yanlış olmayacaktır.

Ve çok büyük bir ihtimalle, bütün bu tedbirlerden, çatışmalardan, aile içi kavgalardan sonra tarih yeni bir terör örgütünün yükselişini yazmaya başlayacaktır: Tuğçe.