Bunlar gerçek hayatta ne işimize yarayacak?

Aklını tamamen yitirmemiş her  Türk genci, en az 12 yıl sürecek eğitim?? öğretim?? hayatının bir noktasında derslerin saçma sapanlığına dayanamayarak bu soruyu haykırmıştır. Cevabını merak edenler için haberlerimiz kötü.

Evet, bunlar gerçek hayatta hiçbir işimize yaramayacak.

Bu gerçeği tek gören, arka sıralarda oturup dersi dinlemeyen ve genellikle kötü not alan öğrencidir. O aslında gelecekten haber verdiği için deli damgası yemiş bir gizli kahramandır.

Adeninin timin ile, guaninin de sitozin ile  baz çifti oluşturması, RNA içinde baz çiftlerinde timinin yerini urasilin alması zerre kadar umrunda değildir; bunu ezberleyeceği zamanları köpeğini gezdirerek geçirmeyi tercih eder.

Van der Waals’i sever ve tanışmak, hoş sohbet etmek ister, hatta onunla saatlerce konuşabilir; ama van der Waals kuvvetlerini biti kadar sevmez.

“Çift kat kökün içinde eksili bir sayı varsa bu ifadeye bundan sonra tanımsız değil karmaşık sayı denecektir” dediklerinde şaşırmaz, çünkü tanımsızlık kısmı anlatılırken zaten dinlememiştir.

Kuvvetler, kuvvetlerin bileşkesi, eğik atış ve momentumdan ancak kopya çekerek geçer ama kız arkadaşına biri laf atarsa uçan tekmeyle onun ağzını burnunu kırmakta sınav birincisinden çok daha başarılıdır.

Hangi hücrenin mitoz bölündüğü, kardeş kromatitlerin ekvatoral düzlemde ne zaman bir çember gibi, ne zaman karışık olarak dizildiğini bilmez; buna harcayacağı zamanı sevgilisiyle geçirerek kendince insanlığı mitoz bölünmeye muhtaç olmaktan kurtarmaya çalışır.

Bu öğrenciler gerçek hayat adamlarıdır ve en büyük talihsizlikleri hayatlarının 12 yılı, yılda 185 gün, günde 8 saat gerçek hayattan mahrum bırakılmalarıdır.